orta asya türk kavimler göçü

Atatürk ve laiklik
   Din gerekli bir kurumdur Dinsiz milletlerin devamına olanak yoktur Şurası varki ,din.Allah ile kul arasındaki bağdır
   Genel olarak Yüce dinimizi laiklik,din ile ilgili olmayan dünyevi ve devlet işlerini  dini görüşlerden ayırıp bağımsız
   bir hale getirmektir hiçbir iktida elinde olmayan yetkiyi kulanamaz insanlara din dayatamaz.
   laikliğin Tarihçesi
   Batı,da laikliğin başlangıcı XIV.yüz yılda  Din adamları sınıfının .siyasal nüfuzlarının son bulması,na yol açmıştır
   bu mücadelerin sonun da laiklik ortaya çıkmıştır.Rönesans ve Reform hareketleri düşüncenin laikleşmesini hızlandırmıştır
   1778 Fransız Devrimi bu düşüncenin yayılmasına neden olmuştur.Laikliğin gelişmesinde etken olmuştur laikliğin gelişmnesinde
   papalığın önleme gayretlerine karşın giderek gelişmiş  ve XIX.Yüzyıl boyunca yaygınlaşarak laiklik kabul edilmiştir.batıda
   XVI.yüzyıldan itibaren dinin devletten ayrılması düşüncesi  gelişmiştir.Ancak hükümdarların pa devlet panın onayı olmadan daha
   uzun süre tac giymememişlerdir Batı da laikliğin daha erken uygulanmasındaki hıristiyan dinin yapısı etken olmuştur S
   Hıristiyan dini ve budinin uygulayıcıları olan kiliseler sadece dinsel konularla uğraşmışlardır.Batıda kendini Devlet
   güvencesinin dışında  gören kilise  varlığını sürdürebilmek için kendi arasında birörgüt kurma zorunluluğunda kalmıştır
 
   ÜLKEMİZDE LAİKLİK
   Türkiye,nin laikliğe geçişi Batıdakin dekinden farklıdır Batı,da dinsel konular kiliselerin dünyasal konuların ise ilgilenilmesi
   Hükümdarların kontrolünde kaldığından bu ülkelerde din işleri dünyavi işler bir birinden ayrılmışlardır Müslüman ülkelere
   gelince.Hz Muhammet AS dan buyana din ve devlet işleri  daima tek kişinin elinde kalmıştır halifeleri,Sultanları ve Emirleri
   hem dinsel hemde dünyasal  sorunların yönetim makamına bırakmıştı Kuran,da  dinsel konular  kadar dünyasal işleride kapsadığı
   için imamlık ile Devlet başkanlığı iç içe yürütülmesine neden olmuştur.Gerçi Türklerin;İslamiyeti kabul ettikten sonrarı
   ki dönemlerde(Karahanlılar),selçuklular  ve Osmanlıların başlangıç döneminde  devlet  ve din işleri birlikte yürütülüyordu
   1517 yılında halifeliğin Osmalı Ailesine geçmesş ile birlikte bu ikidüşünce tamamen birleştirilmiştir din işlerinin ve
   devlet işlerinin birlikte yönetilmesi büyük sakıncalar doğurmuştur Şeyhül islam fetvaları ile sultamnlar bir birlerini,
   boğazlatmıştır Dinsel duygular sömürülmüş mezhep tarikat  fırkalar bir birine eklenince İslamiyet Temel felsefe giderek
   değişmiştir Batı Tutuculuk bağlarını çemberini kıraraken islam dünyası Özgür  akılcı düşünceye kapılarını kapamıştır
   bu nedenledir ki islam dünyasına geç girmiştir Türkiye de laikliğin temeli halifeliğin kaldırılması ile başlamıştır
   bu suretle devlet örgütü içinde aynı aynı elde toplanması önlenilmiştir Din ile ilgili olarak LAİKLİĞİN GELİŞİ DİN VE DEV,
   LERİŞLERİ BİR BİRİNDEN AYRILDI LAİKLİK ANAYASAL BİR KURUMDUR bundan karlı çıkan devlet olmuştur





Yorumlar

karaip korsanları

Karaçay - Çerkesya